Dün AP’de, Türkiye’nin üyeliğine ilişkin, Ari Ostlander’in hazırladığı rapor oya sunuldu. Rapotör; Türkiye’de insan hakları ihlalleri, ülke siyasi hayatına askerlerin müdahalesi, siyasal hükümlüler ve kürt vatandaşların maruz kaldığı hukuk dışı durumlardan bahsetmektedir.
Türkiye durumunda, bunlar geleneksel fakat kalıcı hale gelmiş suçlamalar. Bunlar, Kopenhag kriterleriyle çelişmekte, binaenaleyh Türkiye’yi yükümlendirici konuma getirmektedir. Sorun sadece suçlamalar değil, Rapotör’ün daha önceki tekstinde yer alan “Avrupa Parlamentosu; ülkeler, Türk Devleti ve TBMM’ye 1915 yılı Ermeni Soykırımı’nı tanıma çağrısı yapmaktadır” metnidir.
Türk Devlet Televizyonu 5 haziran sabahı, raporun onaylanmasına kadar, canlı yayınla, AB-Türkiye Parlamentolararası Kom. Bşk., iktidardaki “Adalet ve Gelişim” partisi milletvekili Aydın Dumanoğlu’na, konuyu yorumlaması ricasıyla başvurmuştur. Dumanoğlu, raportörün, Türkiye’nin eksikliklerini vurgulama dışında, kemalizmi yargılayan ifadeler de barındırdığını, bunun komisyonun çabalarıyla tekstten çıkarıldığını söyledi. Ermeni Soykırımı’nın tanınmasına ilişkin çağrıyla ilgili olarak, Dumanoğlu, bunu hissi bir yaklaşım olarak kabul etti ve çağrının Türkiye’ye herhangi bir yükümlülük getirmediğini sözlerine ekledi.
Buna rağmen, son dakikada Türk aktif diplomasisinin müdahalesi sonucu Ermeni soykırımı’nın tanınması çağrısı rapor dışına çıkarıldı ve 216 taraf oylarıyla rapor kabul edildi. 75 parlamenter karşı ve 38’i çekimser kaldılar.
Ermeni Soylırımı’nın tanınmasına ilişkin çağrı yerine son dakikada rapora, Türk Milli Eğitim Bakanlığı’nın, Türkiye okullarında Ermeni Soykırımı’nı reddeden kompozisyon yazılmasına ilişkin, ki Türkiye’deki azınlıklardan da istenmektedir, ermeni toplumuna daha iyi alaka gösterilmesi çağrısında bulunuldu.
Yorumlar kapatıldı.