İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

‘Soykırım’ ve ‘Terör’ Değil ‘Dostluk Çağrısı’

Türkiye ve Ermenistan sivil inisiyatifleri, iki ülke arasındaki resmi
gerginliğin sivil kesimlere etkisini tartışmak ve çözüm önerileri sunmak
amacıyla ilk defa bir araya geldi.

"Türkiye Ermenistan Diyalogu İçin Sivil Yaklaşımlar" toplantısını,
Helsinki Yurttaşlar Derneği, "iki halk arasında diyalog
kurulabilmesi" hedefiyle düzenledi.

"Bilgilendirmeden, fikir sahibi yapılan halklar"

Konuşmacılar, toplantı süresince "Ermeni soykırımı" ile "Ermenistanlı
terör örgütleri"
konularına değindi. Aydınların görüş birliğine
vardıkları konu ise, "her iki ülkenin halklarının
bilgilendirilmeden fikir sahibi yapıldığı"
idi. Aydınlar, halkların
yakınlaşması için öncelikle medyanın tutum değiştirmesi gerektiğini
vurguladı.

Toplantının ana başlıkları, "Mevcut Durum Tespiti", "Bugünkü
Gerginliğin Tarihsel Arka Planı", "İlişkilerde Medya ve
Entelektüellerin Rolü"
ile "Gelecek İçin Çözüm Önerileri"
olarak belirlenmişti. "Resmi kulvarın dışında sivil diyalogu geliştirmek"
amacıyla düzenlenen toplantı Taksim Divan Oteli’nde Cumartesi günü saat
10:00’da başladı ve iki gün sürdü.

"Ermeni Soykırımı" iddiası

Prof. Dr. Halil Berktay, "Entelektüellerin Rolü: Bilimsel Ahlak ve
Milliyetçilik" başlıklı konuşmasında, "1915 yılında yüz
binlerce insanın sadece Ermeni olduğu için katledildiğini ve zorunlu göçe
maruz kaldığını" söyledi.

Berktay, yazar Kamuran Gürün’ün "Ermeni Dosyası" kitabında
katledilen insan sayısını 400 bin olarak açıkladığını fakat
Ermeni Diasporasının kayıtlarında bu rakamın daha da arttığını
belirtti:

"Devlet, ölümlerin kazara olduğunu savunuyor ama 400 bin insan kazara ölmez.
Hiçbir dürüst tarihçi bunun aksini iddia edemez."

YÖK’ten "sonucu belli" tezler

Berktay, konuşmasını şöyle sürdürdü:

* Yüksek Öğrenim Kurumu (YÖK), Ermeni soykırımı tezinin çürütülmesi
için "sonucu önceden belli tezler" hazırlatıyor.

* Halk, Ermeni Soykırımı hakkında bilgisi olmadığı için doğruları
da fark edemiyor. Benim için iki devlet arasında müzakereler ile anlaşmalara
varılmasının bir önemi yok. Önemli olan, bu konunun iki halk arasında tartışılmasıdır.

* Devlet bile soykırım hakkında "Bunlar, savaş koşullarında
oldu, ölümler bizim dışımızda gelişti" diyerek olayı kabul
ederken
bunu bile kabul etmeyen bir entelektüel kesim var. Bu kesim resmi
tezin hareket alanının da
geniş olmasına olanak sağlıyor.

İki ülke arasında sivil dayanışma

İki ülke halkları arasında diyalogun kurulabilmesi için sivil girişimin önemine
vurgu yapılan toplantıda Türkiye ve Ermenistan aydınları, bu toplantı
sayesinde birbirlerini tanıma imkanı bulduklarını söyledi.

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink şöyle konuştu:

* Bu, resmi kurumların dışında gerçekleştirilen bir organizasyon.
İki devletin resmi ilişkileri iyiye doğru gidiyor olabilir ama bizim yaptığımız
toplantının bu durumla bir ilgisi yok.

* Tarihi göz ardı etmeden ama tarihin önümüzü kapatmasına da izin
vermeden ilişkilerin eksik olduğu her alanda yapıcı projeler üretmeye çalışacağız.
Her iki halkın böyle bir diyaloga hazır olmaması için ciddi nedenler var
gibi gözüküyor. Ama bence hazır olmamaları için bir gerekçe de yok.

* Maalesef, Türk medyasının Ermenilere dair iyi şeyleri yansıtma
alışkanlığı
yok ama biz bu alışkanlığı da kazandırmaya çalışacağız.

Medya, gerginliğin tetikleyicisi

İki halk arasındaki algılamalarda medyanın rolünün tartışıldığı bölümde
gazeteci Rıdvan Akar, Türkiye’deki medyanın Ermeniler konusunda olumsuz bir
tutuma sahip olduğunu söyledi:

"Medya, ‘terörist’ kabul ettiği örgütlere genellikle ‘Ermeni’ deyimini
uygun görüyor. Özellikle Ermenistan’ın Kurtuluşu İçin Ermeni Gizli Ordusu
(ASALA) örgütünün eylemlerinden sonra basın, gözle görülür bir biçimde
Ermenileri düşman kabul etti."

Medyanın iki ülke halkı arasında gerginlik yarattığını söyleyen Ermeni
gazeteci Armen Khanbab ise, "Türk ve Ermeni basınında ne kadar tolerans
ve hoşgörü gelişirse, bizim de birbirimize yakınlaşmamız o kadar kolaylaşır"
dedi.

Karabağ sorunu Kars ekonomisine zararlı

Karabağ sorunu nedeniyle 10 yıldır kapalı tutulan Doğu Kapısı’nın bölgenin
ekonomisini olumsuz etkilediğini söyleyen Kars Belediye Başkanı Naif
Alibeyoğlu
ise, "Bu durum Kars’ın Türkiye illeri arasında en geri
konuma düşmesine yol açtı" diye konuştu.

Kimler katıldı?

Toplantıya katılan Türkiyeli yazar ve gazetecilerden bazıları şunlar:
Murat Belge, Halil Berktay, Mete Tunçay, Füsun Üstel, Mensur
Akgün,
Ferhat Kentel, Yıldırım Türker Ece Temelkuran, Murat Çelikkan,
Nilgün Uysal, Rıdvan Akar, Sinan Gökçen, Ali Bayramoğlu, Murat
İnceoğlu.

Yorumlar kapatıldı.