İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Mehmet Altan: ARARAT – Gazetem.net

Yazının tamamı şöyle…

Cannes Film Festivali’nde gösterilen Ararat filmini seyreden Atilla Dorsay, önceki gün filmin Türk düşmanlarının eline önemli kozlar vereceğini, filmin Geceyarısı Ekspresi’nden daha beter olduğunu yazıyordu.

Epey bir süredir etrafında ciddi bir tartışma yaratan Atom Egoyan’ın, Kanada yapımı filmi belli ki bundan böyle de daha geniş ve derin bir dalgalanmanın konusu olmaya devam edecek.

Türkiye kendi geçmişini özgürce tartışma cesareti bir türlü gösteremediği için sürekli dış dünyadaki gelişmelere endeksli kalıyor. O gelişmelere de genellikle hamasi bir refleksle tepki gösteriyor.

1915 senesinin konjonktüründe meydana gelen bir trajediyi tüm boyutları ve açıklığıyla irdelememiş olmamızın yeni bir faturası daha yolda anlaşılan.

Çoğulcu toplumların gücü ise, bizimkinin tam tersi bir şekilde, konuları tabusuz ve resmi tezlerden bağımsız tartışmasından geliyor. Kamuoyu konuyu öylesine pişiriyor ki, başkalarının söylemesine gerek kalmıyor. Söylese de, daha önce kamuoyunda derinlemesine ele alındığı için çok önemli olmaktan çıkıyor. Toplum kendini tanımaktan korkmadığı için güçleniyor.

Türkiye henüz bu aşamaya gelemedi. Atılan tek tük adımlar hala garipseniyor. Resmi tezlerin tartışılması hoş karşılanmıyor. Bir türlü kendi kendimizle hesaplaşıp daha güçlü ve kompleksiz bir hale gelemiyoruz.

Ararat filmi de böyle bir zaaf ortamının tartışma konusu olacağa benzer. Halbuki o dönemi resmi tezlere bağlı kalmadan kendi realitesinde, Türk rejisörleri rahatlıkla öncelerde ele alabilselerdi şimdi Ararat bu kadar bizi meşgul edemeyecekti.

Yorumlar kapatıldı.